BiDestek ile Fayda Yaratabileceklerini Keşfet: Sibel Karamaraş ile Röportaj
Sibel, benim üniversiteden arkadaşım. Tam olarak nasıl
tanıştık, samimiyetimiz nasıl gelişti hiç hatırlamıyorum; yani böyle keskin bir
tanışıklığımız yok. Her şey usul usul gelişti bir nevi! J
Sibel
Karamaraş, sürekli üreten, hiç durmayan, aynı anda bin bir şeyi
olduran kadınlardan. Hani vardır ya elini attığı her şeyi güzelleştiren,
sürekli başka projeleri var eden, hayranlık uyandıran kadınlar… İşte, Sibel de
öyle bir kadın. KahvelikbySibel ‘de sağlıklı atıştırmalıklar yapıyordu-ki hala
tatları damağımdaJ-, Harekete Destek Milongalarıyla Omurilik Felçlileri Derneği için
yüzlerce kişiyle dans etti, şimdi de Bidestek ile iyiliği
çoğaltacak, sosyal fayda yaratacak tüm hareketleri tek bir çatı altında
topluyor! :)
1. Seni tanıyalım Sibel. Hikayen nerede
başladı, nasıl gelişti? --- (Sen kimsin, nesin, nasıl bir hikayen var:))
Selam Merve, aslında bu konuda hiç susmayabilirim ama kısaca
anlatmaya çalışacağım 😊
Hikayem Norveç’te başladı ve 7 sene orada sürdü, sonra uzun
bir süre İzmir, ve en son da İstanbul’da devam ediyor. Onun da öncesine gidersek
aslında Lübnan’dan gelen bir soydanım diyebilirim. Bu farklılık benim çok
hoşuma gidiyor ve anlat anlat bitiremiyorum doğrusu – şimdilik burada bitireyim
bu kısmı 😊
Hep farklı şeyler denemeyi, öğrenmeyi seviyorum. Okumayı çok
seviyorum. Farklı enstrümanları çalmayı denemeyi, farklı yabancı dilleri
öğrenmeyi seviyorum. Lisansım da yüksek lisansım da psikoloji üzerine ve bu beni,
herkesin düşündüğünün aksine, çok farklı bir gözlemciye çevirdi; ben artık
insanlar hakkında bir yorum yapamıyorum, hemen bir yargıya varamıyorum. Bir
davranışından bir neden çıkartamıyorum. Her şeyin bin bir farklı sebebi
olabilir. Sanırım bundan dolayı insanları dinlemeyi çok seviyorum.
Kendimi genelde realistik
optimist olarak tanımlarım. İnsan odaklıyım, sağlıklı yaşama çabalarım ve
denemelerim olur sürekli. Hiç yapmayacağım şeyler denerim bazen, bazen
saçmalarım 😊 Doğrusu
çok da fazla dışa dönük bir insan değilim ama çok alakasız zamanlarda çok
farklı insanlarla tanışıyorum ve yıllar sonra bir şekilde o kişiyle bir iş
birliğim oluyor, ben bile şaşırıyorum kendime!
Tangoyla iç içeyim uzun süredir, bir ara hırslı bir dönemim
vardı. Onlar çok eskide kaldı, şu an sadece keyif alma adına sosyal dansçı
dediğimiz türde ara ara dans etkinliklerine katılıyorum.
2. Bidestek öncesinde de farklı projeler ve
sosyal sorumluluk projeleri yürüttüğünü biliyorum. Kısaca onlardan da bahseder
misin?
Aslında bu konuda önce bir şey söylemek istiyorum; belki
yaptıklarımızla ya da yapacaklarımızla her zaman gurur duymamız lazım ama ben özellikle
bu konuda hiçbir zaman öyle hissedemiyorum. Sosyal fayda yaratan ülkemizde çok
güzel insanlar, oluşumlar, sivil toplum kuruluşları var. Bütün kaynaklarını,
zamanını, enerjisini buna harcayan insanlar var...
Ve onların yeri benim için çok farklı, şahsen ben kendi
yaptıklarımı bu ekosistemin çok küçük bir parçası olarak görüyorum. Ama yine de
bir şeyler yapmaya çalışıyorum tabii, ki bu da benim daha mutlu olmamı sağlayan
önemli etkenlerden biri. Diğer türlüsü benim için çok anlamsız olurdu...
Gerçekten ufak diyebileceğim birkaç bireysel yaptıklarım
dışında, 2017 senesinde Harekete Destek
Milongası adı altında İstanbul’da Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği’ne
bağış toplanması adına tango organizasyonu düzenledim. Yaklaşık 300’e yakın
kişi dans etmişti ve çok güzel, keyifli bir gün olmuştu. Bu sene bunun yayılması
için farklı şehirlerde iletişim kurduğum tangocu arkadaşlarımda paylaştım. Koordinatör
gibi bir görevim vardı, herkes kendi şehrindeki organizasyonundan kendisi
sorumluydu. Ben yine aynı şekilde İstanbul’dakini organize ettim – bu sefer 11 şehirde yaklaşık 650 kişi dans ettik 2
hafta boyunca. 2019 için planlamalara başladım bile 😊
3. Peki, Bidestek nedir? Bidestek nereden ve
nasıl çıktı ortaya?
Bidestek, kısaca sosyal fayda ile alakalı her türlü oluşumu,
projeyi, haberi dağınık olmadan,
düzenli ve sistematik bir şekilde paylaşmaya çalıştığım bir dijital platform diyebilirim.
Yaklaşık 2 sene önce yardım amaçlı bir cafe açabilir miyim
gibi düşüncem vardı – evet, ara ara böyle birbirinden alakasız çok farklı
şeyler düşünebiliyorum 😊 Bunu Ashoka’da çalışan İstem’e
anlattım, sen de tanıyorsundur onu. O da kendin
bir şey başlatmadan önce aynen bu şekilde var olan ve hizmet veren yerlerde
gönüllü çalışarak nasıl bir deneyim olduğunu görebilirsin ve belki de zaten
bunun katkısı çok daha fazla olacaktır, dedi. Benim aklımda sadece bir yer
vardı bununla ilgili, ama sonra detaylı araştırınca, birkaç yere yazınca,
gezince vs. aslında çok fazla böyle yerin olduğunu gördüm. Bunları bulmak kolay
değildi çünkü google’a yazıp tek seferde
göremiyordun bunları. Bazıları sosyal
medyada hiç yoktu mesela; bazıları
sadece kendi semtinde, oranın yaşayanlarıyla yürütüyordu işlerini...
Ve sonra fark ettim, aslında bu cafe konusu tek bir örnekti.
Ülkemizde inanılmaz fazla sayıda STK var bir kere, çok fazla sayıda bireysel
girişim var, çok fazla gönüllü var, dijital platformlar var, haber siteleri var
sosyal fayda çatısı altında. Bazıları çok tanınırken, bazılarını hiçbir şekilde
duyamıyorsun ve sonra birisi çıkıyor benim gibi fayda amaçlı cafe açayım diyor;
ya da atıyorum deniz kirliliği ile ilgili kimse bir şey yapmıyor, neden
yapmıyor o zaman ben bir dernek açayım, diyor gibi... Ama aslında hepsi zaten var.
Bu bilgi dağınıklığı ve kopukluğunu biraz olsun nasıl iyileştirebilirim diye düşünerek Eylül ayında açtığım bir site burası. Daha çok
yeni, gelişmeye çok açık tabii. Ama fikir olarak son 1,5 senedir hep aklımda
olan bir şeydi. Bu zaman boyunca çok fazla STK ile görüştüm, bireysel
röportajlar yaptım, anketler düzenledim. Bir yandan da duyduğum, gördüğüm her
oluşumu bir yerde listelemeye başladım.
4. Geçekten şahane! Peki Bidestek senin için
ne ifade ediyor? Senin kişisel hikayende nerede duruyor?
Önce KOSGEB’in,
sonra da İTÜ Çekirdek’in
girişimcilik eğitimlerini aldım ve başarılı girişimci pek çok arkadaşımla da
sürekli konuştum, bir şeyler öğrenmeye çalıştım onlardan. Hepsi ilk başta hep
aynı şeyi söyler; fikrinize aşık
olmayın, fikrinizi sizi kör etmesin 😊
Belki o kadar yoğun değil ama ne yalan söyleyeyim, ben çok
inanıyorum bu oluşuma ve severek zamanımı ve enerjimi harcıyorum. Belki şu anki
haline değil; ama genel olarak yaklaşıma
ve zamanla gelişecek haline güveniyorum gerçekten.
Şu 1,5 ayda bile bana özelden yazan tanımadığım insanlar
oldu; kızımda down sendromu var bu konuda nereler çalışıyor biliyor musunuz
diyen de oldu mesela ya da bir arkadaşım bir okula ciddi bir yatırım yapmak
istiyor nereden başlayabiliriz araştırmaya diye danışan da oldu. Bizim şöyle
bir projemiz var bunu da paylaşır mısınız diyenler de var ya da sadece teşekkür
edenler. Bunlar bana çok iyi geliyor!
5. Şu an için bidestek’te kaç proje yer
alıyor?
Şu ana kadar haber başlıklarını saymazsak 36 tane
paylaşımım oldu, bunların bir kısmı STK, bir kısmı proje, bazıları dijital
platform. Kimisi bir lokanta, kimisi gezici bir gönüllü grubu, kimisi
kampanya... Her gün, ya da en azından 2 günde bir mutlaka paylaşım yapmaya
çalışıyorum.
Haberlerle birlikte toplamda 46 paylaşım yaptım 1,5 ay
boyunca.
6. Bidestek’le ne hedefliyorsun? Neler
yapmayı planlıyorsun?
Sosyal
sorumluluk, sosyal fayda, hayırseverlik... artık adına ne dersen, iyiliğin çok
olduğunu, ve daha da çoğalmasını, bilinirliğin, farkındalığın artmasını
hedefliyorum.
Şu anda bunu boş zamanlarımda kalan kaynaklarımı kullanarak
yürütüyorum ve fakat zamanla daha profesyonel bir noktaya gelmesini
hedefliyorum doğrusu. Aynı zamanda gelir yöntemi olarak da kullanılabilecek;
hem kurumsal sosyal sorumluluk projelerinin tanıtımını yapmak ve hem de
doğrudan ya da dolaylı sosyal fayda yaratan ticari ürünlerin satışına destek
olacak tanıtımlar yapmak gibi düşüncelerim var mesela.
Bir de elbette Türkiye’de yaygınlaştırdıktan sonra global
düzeyde yabancı dilde de paylaşımlar da yapmak arzusundayım 😊
7. Vermek istediğin mesaj ne? Ne anlatmak
istiyorsun insanlara?
Başlarda da bahsettiğim gibi bugün aslında Türkiye’de 90.000’e yakın sivil toplum
kuruluşu bulunmakta. Bunlar dışında sayısını bilmediğimiz girişimler,
dijital ve fiziki oluşumlar, bireysel gönüllüler var… Ve biz yine de dünyada hayırseverlik
endekslerinde hep son
sıralarda yer alan bir ülke konumundayız.
Çünkü tüm bunların kendi ekosisteminde yaşadığına inanıyorum.
Çünkü inanılmaz bir bilgi yoğunluğu ve
dağınıklığı ve hatta kopukluğu bulunmakta…
Yaptığım anketlerde, birebir görüşmelerde destek denilince ya
para ya da zaman harcamanın akıllara geldiğini anladım. Hem bu bilgi
dağınıklığını toparlamak hem de sosyal fayda için sadece bunların gerekli
olmadığını göstermek istiyorum Bidestek ile.
Bidestek
ile insanlar ülkemizde eğitim, bilim, sağlık gibi farklı kategorilerde sosyal
fayda anlamındaki oluşumları görebilir; maddi bağış dışında farklı bağış
türleri, gönüllülük, alışveriş ve hatta yeme-içme gibi farklı aktivitelerle
bile yaratacakları destekleri görebilirler. Para yerine meyve ile
girilen partilerin olduğunu ve bu meyvelerin evsizlere dağıtıldığını
görebilecekler mesela, ya da çok moda olan bez çantaların bir derneğin kendi
atölyesinde çok uygun fiyata yapıldığını görebilecekler. Bir kafeye, lokantaya
giderek sadece yediklerinin ücretini vererek bile nasıl fayda
yaratabileceklerini öğrenebilecekler.
Ayrıca çocuklar, kadınlar, sokak hayvanları, yaşlılar gibi
farklı gruplara göre de ayırım yaparak ulaşmak istedikleri kitleye yardım için
farklı alternatifleri bulabilecekler.
İşte bu yüzden diyorum ki; Sosyal fayda yaratabileceğin
çok seçenek var. Yeter ki sen iste!
Çok güzel bir fikir, dilerim yolları açık olur ve iyilikler çoğalır.
YanıtlaSilSevgilerimle
Çok çok teşekkür ederim:)
Sil