Nefes Terapisi Deneyimim

Geçtiğimiz aylarda çok sevdiğim bir arkadaşım, kuzeninin nefes terapisi eğitimi aldığından ve birebir yaptıkları seanstan bahsetmişti. Malum bu mevzular son dönemde oldukça popüler ve bu durum bende hep bir "etkisi abartılıyor mu yaw, gerçek mi yani" endişesi oluşturuyor. Deneyimini anlatan arkadaşıma ise sonsuz güvenirim. Etkisinden, fark ettiklerinden bahsedince epeyce ilgimi çekti. Vay be dedim ve  Ankara'da yaşayan kuzeninin bir sonraki ziyaretinde denemek istediğimi söyledim. Aradan epeyce vakit geçti. Bu sabah, gecikmiş ve uzamış bir pazar kahvaltısının son demlerinde aradı. "Kuzenim geldi; istersen bir seans yapacak." dedi. Elimdeki çay bardağını yavaşça yere bıraktım ve evden fırladım:)



Arkadaşımın evine varınca önce biraz sohbet ettik. Nefes mevzusu, kuzeninin eğitimi, nefes seansında ne bekliyoruz üstüne konuştuk. Bir de niyetlerimizi paylaştık. Benim aklımda ve kalbimde, "kabul" vardı nicedir. Kabul eden bir halimi arıyorum, dedim.  Ardından matları serip ve destekleyici olabilecek yastık, minder, battaniye gibi eşyaları yanımıza alıp yere uzandık. Çalışma boyunca hafif bir müzik eşlik etti. Kuzeni komutlarla, ara ara dokunarak ve bazen konuşarak yürüttü seansı. Uygulamanın en büyük farkı ağızdan nefes almak! Yani normalde burundan ve diyaframdan nefes almaya alışkınım; ağızdan, derin ve geniş nefes almak başta bayağı garip ve zorlayıcı geldi. Hatta bir süre alışamadım.

Öncesinde çalışmanın zorlayıcı olabileceğini, zaman zaman rahatsız olabileceğim ve bedenimde hafif uyuşmalar hissedebileceğimi konuşmuştuk; o yüzden kendimi zorlayıp alışmaya gayret ettim:)

Alıştıkça, denedikçe etileyici bir akışın içinde ilerledim. Çok zorlandım; bedenimdeki baskıyı farketmek ve uçuşan düşüncelerimle nefese odaklanabilmek hiç kolay değildi.

Bir ara yeter deyip bırakmayı düşündüm. Ellerim uyuştu, zaman mefhumunun belirsiz olması canımı sıktı ve yapamayacağım dedim. Hatta içimde güçlü bir öfkenin uyandığını hayretle farkettim.
O an, yalnızca o an'ın içinde kaldım. Ve gördüm:

Nefesin bedenimde akmasına ve durmaya ve almaya ve deneyimi yaşamaya izin vermiyordum!

İçimde, zihnimde; akışı engelleyen, kabulümü zorlayan o kadar çok düşünce, yargı ve duygu vardı ki sürekli ek çaba harcamam, bir şeyleri kontrol etmem ve yapmam gerekiyor sanıyordum.
Bir kapı açıldı sanki önümde... O kapıya bakıp nefes almaya devam ettim.

Birkaç kez, nefes verirken "Aaa" tonlamasıyla nefes verdik, yani aslında nefesimiz kesilinceye kadar aaaaaa diye bağırdık gibi düşünebilirsiniz:)

Acayip iyi geldi!

Nefesimin ne kadar uzun süre gittiğine şaşırarak boşalttım nefesimi. Ve nedense, Kurtlarla Koşan Kadınlar  düştü aklıma. İçimdeki vahşi kadını gördüm.

Çok iyi geldi, kesinlikle!

Bir ara da çılgınca gülmek istedim, hatta güldüm. Nasıl ve neden bilmiyorum; yani böyle farklı bir neşe kapladı içimi.

Ardından, sonlara doğru, değişik bir meditasyon haline ulaştık. Bilinç ve bilinçaltı birbirine yaklaştı sanki; zaman kavramım değişti. Uykuda ama uyumadığım bir hal. Çok acayipti...

İstediğinizde gözlerinizi açabilirsiniz, cümlesini duydum birden.

Böyle sanki, saatlerdir uyumuşum gibi, inanılmaz dinlenmiş ve hafif bir şekilde doğruldum.

Seanstaki hislerimiz ve farkettiklerimiz üstüne konuştuk biraz. Neler farkettiğimi anlatırken şaşırdığımı itiraf etmeliyim! Bu kadar kısa sürede kendi içimde böyle derin yol almak, beni sarstı.

Etkisi birkaç gün sürebilir, diye uyardılar;)

Bir misafirliğe gitmişim de beyaz sabun kokulu çarşaflarda yatırmışlar beni ve her halimle kabul etmişler gibi bir hisle çıktım o evden. Tabi bir de bir sonraki seansın tarihini konuşmuş olarak;)

Biliyorum böyle deneyimler çok kişiye özel; ne kadar hazır, ne kadar açık ve istekli olduğumuza bağlı ve çalıştığımız insanlara göre çok değişebiliyor. Benim bu kısa ve ilk deneyimim oldukça etkiliydi. O yüzden yazmak, anlatmak ve paylaşmak istedim:)

Bir sonraki seansı merakla bekliyorum;)


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Osman ve Yeniden Kitap Kulübü

Ev...

Hafta Sonu Yeşil Bir Kaçış: Ortanca Evleri