Masal Yolunda…
Judith Malika
Liberman, bir masal anlatıcısı. Kendi
deyimiyle anlatma sanatı ile
uğraşıyor. Aslen bir Fransız, Amerika’da eğitim almış, dünyanın farklı coğrafyalarında
masallar dinlemiş, hikâyeler anlatmış ve yaklaşık 13 yıldır Türkiye’de yaşıyor,
buralarda masal anlatıyorJ
Judith’le tanışmam işim gereği oldu aslında. Geçtiğimiz seneye
kadar eğitim, seminer ve etkinlik organizasyonlarıyla da ilgilendiğim bir işim
olduğu için iyi konuşmacıları ve ilham verici isimleri yakından takip
ediyordum. Judith’le de yolumuz şirkette düzenleyeceğimiz bir seminer
vesilesiyle kesişti. Hayatta her şeyin
bir sebebi olduğuna inanan biri olarak, bu karşılaşmanın, tam zamanında,
ihtiyacım olan şeyleri duymam için gerçekleştiğine inanıyorumJ
Pürdikkat dinlediğim, notlar aldığım, eşe dosta anlattığım
şahane bir seminer verdi Judith, bizim ofiste. Ardından küçük bir ekiple yemek
yedik. O kadar keyifli, o kadar zengin ve öylesine ilham verici bir sohbetti ki
ne zaman o sofrayı hatırlasam kocaman bir gülümseme yayılıyor yüzüme.
Sonrasında Judith’in kitabı Masal Terapi ‘yi okudum. Okumak dediysem, Masal Terapi farklı bir kitaptır; baştan sona okunmuyor. Bir rehber
gibi; aklınızdan veya kalbinizden geçen şeyler için rastgele bir sayfa
açıyorsunuz, denk gelen masalı okuyorsunuz. Yani, bir nevi yol arkadaşlığı ediyorsunuz.
Kitapla ilk yolculuğum iş
seyahati için gittiğim Diyarbakır uçağında başlamıştı. O an tam da ihtiyacım olan masalı açmış, yol
boyu üstüne düşünmüştüm. Sonrasında kitaptan hikayeler okuyup içime döndüm epeyce;
okuduklarım üstüne çok düşündüm, çok şey hissettim ve çok konuştumJ
Kitabı eşe dosta hediye ettim; Judith’in masal gecelerini
yakından takip ettim. Ki bu masal
geceleri şahane oluyor! Judith, İstanbul’un –ve aslında Türkiye’nin çeşitli
yerlerinde- her ay farklı bir tema ile masal geceleri yapıyor. Bir sahnede, yetişkinlere masallar anlatıyorJ Müzisyen arkadaşı Tahir Ayne de kendisine eşlik ediyor.
Ben fırsat ve bilet buldukça bu geceleri takip etmeye çalışıyorum. Hatta fazla
biletler alıp arkadaşlarımı zorla
masal gecelerine götürüyorumJ
Bu hafta başında da Kumbaracı50
‘de bir masal gecesi vardı. Aralık ayının teması “Yeniden Doğmak” idi… Bir yıl biterken, yeni bir yıl başlarken, geçmiş
zamanı ve önümüzdeki vakti düşünürken bana o kadar iyi geldi ki Judith’i
dinlemek…
Masal gecesinde, Judith'i beklerken; Kumbaracı50 'de... |
Masalına başlamadan evvel, içime dokunan ve kafamı açan
küçük bir girizgah yaptı. “Ben sorulara aşığım!” dedi ve devam etti “ Soru
doğumsa, cevap ölümdür.” Şimdi herkesin her şeyin sadece cevabıyla ilgilendiğinden,
Google’ın her şeye hemen cevap bulduğundan ve daha soru bitmeden cevaba geçme
kaygımızdan bahsetti. İçimizdeki
soruları susturdukça merakımızın, hayal gücümüzün, yaratıcılığımızın nasıl da
yok olduğunu şak diye yüzümüze vurdu…
Günlerdir bunu düşünüyorum… Herhangi bir soru üstüne düşünmeye bile mecalimiz olmayışını, tak diye
bir cevap alıp bir sonraki adıma geçme hevesimizi, yoldan ve yolculuktan ziyade
“sözde hedef”lere kilitlenişimizi… Nasıl mekanik, nasıl aynı ve nasıl da hevessiz
yol alıyoruz, böyle olunca…
Oysa zihnimizde ya da
gönlümüzde beliren her soru, yeni bir kapı açıyor ömrümüze… “Neden ben?” diyoruz mesela; bu konuda ne yapabilirim, nereye gidiyorum, ben
ne istiyorum, bunu niye böyle yaptım, bu işi neden hep böyle yapıyoruz, ne için buradayım…. Ve daha nice soru; ister sadece bize dair
isterse dünya meselelerine odaklanan bir dolu soru çıkabilir karşımıza. “Herkes bilir bunu yahu!” diye ya da ezberlenmiş, öğrenilmiş o kalıp cevaplarla yola
devam ediyoruz; ama yol alamıyoruz. Hep aynı ayak izlerine basa basa olduğumuz
yerde takılıp kalıyoruz…
Oysa yol almak için, yolculuğun farkında olmak için
karşımıza çıkan soruların da peşinden
gitmemiz gerekiyor; cesurca, dürüstçe ve korkusuzca… Çünkü güzel olan, ömre
kıymet katan bu! Aksi, çoğu zaman başkalarının doğrularıyla bezeli, sıradan ve
benzer hikâyeler… Oysa masal içimizde;
hikâye de bizim!
Ben şu sıralar, en çok, masalıma sahip çıkmak istiyorum. Ve içimden, aklımdan, yüreğimden gelen soruların
peşi sıra gidebilmek…
Dilerim yeni yıl, her
adımda kendi hikâyemizin kahramanı olmayı başarabildiğimiz bir yıl olur! J
çok güzel yazıların var. güzel bir dilin var :)
YanıtlaSilokudum 3-4 tanesini. selam vermeden geçmek istemedim.
ayrıca Judith'in masal terapi kitabını 1,5 sene önce bir arkadaşım hediye etmişti bana. ara ara ben de hala açıp bir masal okuyorum. ve her seferinde ihtiyacım olan çıkıyor :) hiç masal gecesine gitmedim. duydum ama içimden gelmedi sanırım. şimdi burada tekrar okuyunca istedim gitmeyi. vesile oldun. teşekkürler.
Sevgiler..